İÇERİK KATEGORİLERİ

Kimyasal Gebelik (Sessiz Düşük) Nedir?

Kadınlar için korkulu bir rüya olan kimyasal gebelik tekrarlayabilen bir durum olsa da aslında hamile kalmak konusunda bir risk faktörü içermez. Döllenmiş yumurtanın rahime tutunamadan dışarı atılması olarak özetlenebilen sessiz düşük kürtaj gerektiren bir düşük şekli değil. Fakat kanama süreci uzadığında mutlaka bir hekime danışmak da büyük önem taşıyor.

Günümüzde pek çok kadının yaşadığı hatta biyokimyasal gebelik yaşadığını dahi anlamadığı sessiz düşük normal olmayan bir gebelik türüdür. Bu gebelikte döllenme meydana gelir. Fakat embriyo rahim içerisine yerleşmez ve adet kanaması ile birlikte dışarı atılır. Kimyasal gebelik ancak adet öncesi yapılan erken gebelik testi ile anlaşılabilir. Çoğu zaman herhangi bir belirti göstermeden adet kanı ile beraber atıldığından sessiz düşük olarak adlandırılır.

Biyokimyasal Gebelik

Aslında kadınların pek çoğunun sessiz düşük yaşadığı düşünülür. Bazen iki regl döneminin ortasında birkaç gün süren kanamalar meydana gelir. Bu durum kadınlar arasında ara kanama olarak değerlendirilse de ikinci regl dönemine yakın zamanda gerçekleşenlerin çoğunluğunun biyokimyasal gebelik olduğu düşünülür. Şüphelenilmesi durumunda mutlaka hekime danışmak gerekir. Çünkü dış gebelik veya normal gebeliklerde kanama da düşük belirtisi olabiliyor.

Biyokimyasal Gebelik Nedenleri Nelerdir?

Kimyasal gebeliğin nedeni en genel şekliyle yumurtanın sağlıklı bir şekilde döllenememiş olmasıdır. Buna pek çok etmen neden olabilir. Sağlıklı bir şekilde döllenmemiş olan yumurta gerekli yolu kat edebilmiş olsa dahi rahme tutunamaz ve bu nedenle dışarı atılır. Adet kanaması ile dışarı atılmasının nedeni ise bu sürecin adet kanaması dönemine denk geliyor olmasıdır. Eğer daha erken ya da daha geç dönemde yolculuğunun tamamlamış ise yine kanama ile beraber vücuttan dışarıya atılır. Ancak pek çok kadın bu kanamayı da adet kanaması olarak değerlendirir.

Kimyasal Gebelik Tedavi

Kimyasal Gebelik Tedavi Yöntemleri

Kimyasal gebelik kürtaj gerektirmez. Fakat biyokimyasal gebelik yaşadığının anlaşılması üzerine mutlaka bir takip gerektirir. Herhangi bir ilaç kullanımına ya da tedavi sürecine gerek duyulmaz. Hekim tarafından belirlenen aralıklarla B-HCG testinin yani kanda gebelik testinin yapılması istenir. Amaç hamilelik hormonunun düşüp düşmediğini kontrol etmektir. Hormon seviyesi azalmaya başladığında, 5’in altına düşene dek takip ve düzenli aralıklarla kan testi tekrarlanır.

Kimyasal Gebelikten Sonra Yumurtlama Dönemi

Kimyasal gebelik adet döngüsünde herhangi bir değişime neden olmaz. Yumurtlama döneminde de herhangi bir değişiklik meydana gelmez. Ayrıca halk arasında kimyasal gebeliğin hamileliği güçleştirdiği düşünülse de bu yargı şehir efsanesinden ibaret. Sessiz düşük yaşayan bir kadının hamile kalmaya daha müsait olduğu ve daha kolay bir doğum süreci yaşadığı konusunda uzmanların hemfikir olduğunu bilmenizde fayda olacaktır.

Kimyasal Gebelik Tekrar Eder mi

Kimyasal Gebelik Tekrar Eder mi?

Sessiz düşük tekrar edebilen bir durumdur. Yumurtanın sağlıklı bir şekilde döllenmesini önleyen faktörler bir sonraki döngüde yine biyokimyasal gebelik yaşanmasına neden olabilir. Ancak mutlaka tüm sessiz düşüklerin tekrarlayacağı şeklinde bir yargıya varılmamalı. Genellikle benzer nedenlerle ardı ardına kimyasal gebelik yaşayan çok sayıda kadın mevcut. Fakat aynı hususlar bu tekrara neden oluyor. Yine çok sayıda kadının kimyasal gebelik sonrası sağlıklı bir hamilelik süreci geçirdiği de unutulmamalıdır.

Sessiz Düşük Sonrası Kanama Ne Kadar Sürer?

Kimyasal gebelik sonrası yumurtanın rahimden atılması genellikle 4-5 gün süren bir kanama ile gerçekleşir. Ancak bu kanama bir haftaya kadar uzayabilir. Şayet 10 günden daha uzun süren bir kanama söz konusu ise mutlaka bir hekime başvurulması gerekir. Çünkü bu kanama adet kanaması dışında düşük, dış gebelik veya kimyasal gebelik kanaması olabilir.


İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK YAZILAR